Kolombiya
canlı ve rengarenk sanatıyla göz doldurur. Ressam Fernando Botaro ve Nobel
ödüllü yazar Gabriel Garcia Marquez gibi ünlü isimlerin evi olan Kolombiya’da
şu sıralar Kolombiya tarihine ve sosyal ve politik olaylara ilişkin dikkat
çekici grafiti eserleri sokakları süslemeye başladı.
Grafiti
Kolombiya’da ilk patlamasını, 1964’te başlayan Kolombiya İç Savaşı’nda yaşadı.
Sanatçılar savaş ve yanlış politikalar ile ilgili hayal kırıklıklarını
duvarlara yansıtarak ifade etmeyi seçtiler. Şimdilerde de sokaklara taşan
sanat, sosyal ve politik tavırlar üzerinde belirleyici bir güç olarak rol
oynuyor.
Bastardilla,
Kolombiya’nın başkenti Bogota’da yaşayan ün salmış bir sanatçı. Eserleri
şimdiden dünyanın her yerinden takdir edilmeye başladı. Sanatçı hakkında çok
fazla bilgi yok; çünkü kendisi biraz anonim kalmayı tercih eden bir insan.
Eserlerinin
çoğu feminizm etrafında şekilleniyor. Latin Amerikalı kadınların davalarıyla ve
Güney Amerika’daki vahşetin durdurulması için verilen kavgalarla ilgili eserler
yapıyor. “Kolombiya’da, şiddet hala var olan bir şey. Hala daha bulaşıcı bir
hastalık gibi yayılan bir şey ve nereden kaynaklandığını bilemiyorum” diyor.
Var olan şiddetin büyük bir kısmını polislerin gücünü kötüye kullanmasının
oluşturduğunu söylüyor ve bunun evrensel olduğunu.
En
yeni işlerinden biri de Mexico City’de yapmış olduğu bir duvar süslemesi. Gallery
Fifty24MX adındaki sanat galerisinin düzenlediği MANIFESTO isimli sanat
buluşmasında sergilenen eser, gelenlerin beğenisini topladı. Meksika, İtalya,
Kolombiya, Arjantin ve Amerika’dan gelen pek çok sanatçının katıldığı projede,
Bastardilla’nın yaptığı eserde, yay ve kalemlerle silahlanmış gençler bir
kitabın üzerinde oturmuş halde ifade edilmiş, kitabın alt kısmına ise aceleyle
yazılmış gibi görünen şu sözler eklenmiş: “Onları sağ bir şekilde geri
istiyoruz”. Eser, geçen sene Guerrero, Iguala bölgesinde polis tarafından
alıkonulan 43 üniversite öğrencisinin anısını yansıtıyor. Daha sonrasında
öğrenciler polis tarafından çetelere sunulmuş ve çete üyeleri tarafından
katledilmişti.
Yine
de, kadın konuları Bastardilla’nın en çok işlediği konular diyebiliriz. “Bir
kadın olarak, bu gerçekliklerle savaşmak zorundayım, insanların beni
aşağılamaya çalışması ve pek çok konuda göz önünde bulundurulmamam gibi
konularla. Ve Dünya’ya karşı da savaşmalıyım, hala çoğunlukla erkeklerin
etrafında dönen dünyayla” diyor Bastardilla.
En
popüler işlerinden birisi “Minga!” ismini verdiği bir eseri, Amazon Kichwa
dialektinde, toplu olarak yapılan ve sosyal alanda yarar sağlayan iş anlamına
geliyor. Kolombiya’nın değişik bölgelerinden bir araya gelip, insanlar
arasındaki bağı güçlendiren ve topraklarının onurunu korumak için ne
yapabileceklerini beraber bulmak için barışçıl toplu bir yürüyüş hareketi
oluşturan insanları anlatıyor.
